Grejuva 29 Numara
[Intro]
Çok ince bir nefesle başladı her şey, sanırım
Sonra kulak zarımı tuz buz etti güneşin tüm çocukları
Sağırım
[Verse 1]
Hareketin ve inancının külfet olduğu an
Varlığından tiksinirsin belki de büyük kan dolaşımından
Sen bile yakın değilken kendine damarlarından
Yakınlığı arayamazsın başkasında
29 numara ve cam kenarı
Tam istediğin gibi
Hem de otobüsün en arkaları
Müsaade istedin ve yerine geçtin
En aşağı dört saat boyunca
Kapandı zihninin çakraları
Yüzünü bi' yıkayışın vardı
Tuvaletin pis aynasında
Su damlacıkları değil
Yüzün bulaştı aslında aynaya
Suretin kaynaya kaynaya
Içini yaktı, bu acıyıysa yeğlemezdin votkaya
Nasıl olduğunu bilmiyordun ama
Buhar dahi çıkmadı yüzünden
Yol arıyordu sular akmaya
Yüzünden aşağıya ve kaçmaya
Testiler kırıldı sular doldu kanalizasyona
Ne yankı vardı artık ne yıkanacak yüzün
Zaten durmadan lanetliyordun bindiğin otobüsü
Saat yönünün tersine sen çeviriyorken musluğu
Kulağına takıldı arkanda o adamın kustuğu
[Hook](x2)
Beyaz fayans soğuk
Olması gerektiği gibi
Her şey yerli yerinde
Bi' intikam ve göz bitimi
Çok ince bir nefesle başlamıştı her şey
Isıttığım beyaz fayans ve azalan kalp ritmi
[Verse 2]
Beş yıl altı ay on üç gün ve
Zerre pişmanlık görmemiş kalbi
Rahat bi' hapishane hayatının sonuncu günü
Gülerek tahliye edildi
Beş yıl altı aya demişlerdi can diye
Sırtında sırt çantasıyla
Otogarda son dakika
Otobüsünden yer ayırttı
Hem de bayan yanıydı
En içinde sırıtarak
Oturdu onun için ayrılan koltuğa
"hay aksi" dedi. "koridor tarafına"
"merhaba" dedi tebessümle
"yolculuk ne tarafa?"
Kadın süzdü önce adamı
Sonra dedi ki: "en son durağa"
Gülüştüler, konuştular
Hatta ışıklar sönünce
Öpüştüler gizli, otobüs hayli sessiz
Ikinci mola yerinde tuttu elini adamın
"Gel!" dedi
Hızlı adımlar, hedefse kadın tuvaleti
Gözüne kestirmişti en sondaki kabini
Beraber içeri girdiler
Kapandı kapı ve kilidi
[Hook](x2)
[Verse 3]
Önce gömlek düğmeleri, sonra siyah dar badi
Islanırken boynu kadın: "bi' dakika, dur!" dedi
Arka cebin sakladığı küçük kırmızı şişeyi
Çıkardı cebinden ve hepsini ağzına boca etti
Usulca yaklaştı adamın açık ağzına
Dudaklarında gezdi onun nemli dudaklarıyla
Paylaştılar küçük kırmızı şişenin içini
Terleyerek tükendi adam
Hiç sormadı niçini
Kadın giyindi üstünü, kabinden attı kendini
Adam acıyla irkilip de elleriyle midesini
Kapattı ve kendisini bastırdı midesine
Öyle artıyordu sancı, çabalarıysa öylesine
Musluğun açılma sesi
Sonra yerde bir resim
Fark edip aldı yerden ve dedi ki:
"Bu neyin nesi?"
Beş yıl önce öldürdüğü adam ve musluğu açan kadının ta kendisi
Gülerken donan an karesi
Bunca zehre daha fazla dayanamadı midesi
Kusarken duyduğu derin ve koyu kahkaha sesi
Acının intikam bileyleyen upuzun beş senesi
Ölmek mübah artık kadın ve yere düşen cüssesi
[Hook](x2)
[Outro]
Çok ince bir nefesle başladı her şey, sanırım
Sonra kulak zarımı tuz buz etti güneşin tüm çocukları
Sağırım